KISASTA (İDAMDA) HAYAT VARDIR

Vahşice öldürülen 8 yaşındaki Narin için kamuoyu adalet arayışına girerken idam talepleri yeniden gündeme geldi. 

Geçmiş yıllarda da benzeri olaylar için idam cezası gündeme gelmişti.

Toplumumuz artık idam cezasının geri gelmesini yani kısas istiyor. Çünkü:

“Ey İman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı…”

“Ey akıl sahipleri! Kısasta sizin için hayat vardır. Umulur ki suç işlemekten sakınırsınız.”

Kısas, İslam hukukunda, bir suçun cezasının aynı türden bir ceza ile karşılanması anlamına gelir. Bu kavram, özellikle kasten adam öldürme ve yaralama suçlarında uygulanır. Kısasın temel amacı, adaleti sağlamak ve toplumsal düzeni korumaktır.

Özellikle kasten adam öldürmenin cezası olan idam da bir kısastır.

Kısas, suçlunun aynı şekilde cezalandırılmasıyla adaletin sağlanmasını ve caydırıcılığı amaçlar. 

Mağdurun ailesi veya velisi adına katili kimsenin cezalandırma yetkisi yoktur.

Kısasın uygulanması, mağdurun veya mağdurun velisinin talebine bağlıdır. Mağdur olan taraf ya kısas talep eder ya diyet ister ya da affeder.

Kısas talep edildiği zaman devlet bu kısası uygulamak zorundadır. Katili başka bir şekilde cezalandıramaz.

Diyet ve affedilme durumunda ancak resmi hukuk devreye girer burada toplumun düzeni için gerekirse hapis cezası ile cezalandırabilir.

İslam kısas ile de insanlar arasındaki kin ve kan davası gibi zararlı şeyleri ortadan kaldırmayı amaçlar.

Toplumların düzenini sağlamak ve suç oranlarını azaltmak, hukuk sistemlerinin en temel amaçlarından biridir. Bu bağlamda, idam cezası, tarih boyunca uygulanan bir cezalandırma yöntemidir.

Devletin, haksız yere öldürmeler konusunda adaletin sağlanması ve mağdurların haklarının korunması için etkin bir hukuk sistemi ile birlikte idam cezasını da geri getirmelidir.

Kısas veya idam cezasının toplumsal açıdan önemini şu şekilde sıralayabiliriz:

Toplum Düzenini Sağlama: Toplum düzeni, bireylerin güven içinde yaşamasını ve sosyal ilişkilerin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesini gerektirir. Hukuk kuralları, bu düzenin korunmasında önemli bir rol oynar. İdam cezası, en ağır suçlar için öngörülen bir ceza olarak, toplumun adalet duygusunu tatmin edebilir ve suçluların tekrar suç işlemelerini engelleyebilir.

Toplumsal Düzenin Korunması: İdam, toplumsal düzenin korunmasına katkıda bulunur. Caydırıcı olmasından dolayı suçluların cezalandırılması, diğer bireylerin de suç işlemekten kaçınmasını sağlar.

Cinayetleri Önleme: Cinayet gibi ağır suçların önlenmesi, hukuk sistemlerinin en önemli hedeflerinden biridir. İdam cezasının, potansiyel suçlular üzerinde caydırıcı bir etkisi olduğu bir gerçektir.

Caydırıcılık: Ağır suçların işlenmesini engellemek amacıyla caydırıcı bir rol oynar. Suç işleme eğiliminde olan bireyler, idam cezasının varlığı nedeniyle bu tür eylemlerden kaçınabilirler. Bir kimse, kasten birini öldürdüğünde kendisinin de aynı şekilde cezalandırılacağını bilirse, bu durum onu suç işlemekten alıkoyar. Bu caydırıcılık, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde hayatı korur.

Adaletin Sağlanması: İdam cezası, mağdur ailelerin adalet duygusunu tatmin eder ve toplumda adaletin sağlandığına dair güven oluşturur. Adaletin sağlanması, toplumda güven ve huzurun tesis edilmesine yardımcı olur.

İntikam Duygusunun Önlenmesi: İdam, bireylerin kendi adaletlerini sağlama çabalarını engeller. İdam, bu tür intikam duygularını önleyerek, hukukun üstünlüğünü ve adaletin sağlanmasını temin eder.

Hayatın Değeri ve Eşitlik: İdam, her canın eşit değerde olduğunu vurgular. İslam hukukunda, bir köleyi öldüren hür kimse de idam edilir. Bu, her bireyin hayatının değerli olduğunu ve kimsenin diğerinden üstün olmadığını gösterir.

 Hayatın Korunması: İdam, sadece bir ceza yöntemi değil, aynı zamanda hayatın korunması ve adaletin sağlanması için önemli bir araçtır.

Tekrarlama Riskinin Önlenmesi: İdam cezası, suçlunun tekrar suç işleme riskini tamamen ortadan kaldırır.

Avrupa birliğine girilecek (!) diye idam cezasını kaldırdığımız günden bu yana canilerin, katillerin, tecavüzcülerin hayatlarını korumak için masumların hayatları feda edilmektedir.

Masumların hayatlarını korumanın vazgeçilemez şartı, katile idam cezasının uygulanması yani infaz etmektir.

Günümüzde kısas (haksız yere adam öldüreni idam etmek) birçok ülkede kaldırılmıştır, ama Doğu’da ve Batı’da; Hindistan, Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, İran, Kuveyt, Suudi Arabistan, Pakistan, Mısır, Vietnam gibi 53 ülkede idam cezası uygulanmaktadır.

Günümüzde gittikçe artan vahşet, tecavüzden sonra öldürme, işkence ederek öldürme, boşanmak isteyen eşini sokak ortasında delik deşik ederek öldürme, sivil veya resmi masum insanları ideolojik veya başka sebeplerle katletme olaylarının önüne geçilmesi için kısas (idam) şarttır.

İdam cezası kaldırıldığında beri 85 milyon vatandaşın vergisiyle bu katillerin beslenmesini, sonra tekrar cinayet işlesinler diye salıverilmesini artık istemiyoruz.

Canilerin, katillerin, tecavüzcülerin, devletine karşı isyan edip kan dökenlerin, toplumda büyük kargaşa ve anarşi çıkaranların, insanlara korku salanların, halkın canlarına, mallarına ve namuslarına saldıranların ve silahlı örgüt oluşturanların cezası idam olmalıdır.    

Bu vahşetin cezasını hiç bir otorite -devlet- affedemez, merhamet göstermez, hapishanelerde besleyemez.

Canilerden, katillerden, tecavüzcülerden masumların hayatlarını korumanın vazgeçilemez şartı katili idam etmektir.

Zaman idam cezasının bir an önce uygulamaya konulma zamanıdır.

16.09.2024

Süleyman Yapıcı

Günışığı Gazetesi