Fırat Şiir Akşamları adıyla 1992 yılında başlatılan ve zaman zaman ara verilen Hazar Şiir Akşamları’nın bu yıl 6-8 Ekim tarihleri arasında 26.sı yapılacak.

İlimizin kültür sanat faaliyetleri arasında en uzun soluklu olmakla birlikte aynı şairlerin tekrar tekrar davet edilmesi sonucu halkta ve edebî çevrelerde heyecanını ve etkisini yitirmiş rutin bir kutlama ve anma mesabesine düşmüş olan bu etkinlik, bir kez daha kendini tekrar etme kaderine yenik düşmüş gibi gözüküyor.

Halkla ve özellikle sanat ve şiire önem veren duyarlı çevrelerle bir buluşma ve kucaklaşma iklimi oluşturamayan Hazar Şiir Akşamları’nın, ilimize davet edilen şairlere birkaç özel gün yaşatmanın ve köy gezisi ve tekne turu düzenlenmesinin ötesinde bir kalıcılığı ve hafızalarda iz bırakıcı özelliği bulunmamaktadır.

Depremler ve pandemi sürecinden önce de halkın ilgisizliği sonucu birkaç yıl yapılamayan, ilgili kamu kurumlarının, etkinliklerin bozulan imajı ve yitip giden saygınlığını düzletme çabaları da sonuç vermeyince iş yine kürkçü dükkanına kalmıştı.

Hazar Şiir Akşamları’nın resmî tarafında bulunan ve faaliyetlerin tüm aşama ve omurgasından sorumlu kurumların yetersizliği, ilgisizliği ve özellikle iş bilmezliği sebebiyle yeniden bilindik çevrelere havale edilen 26. Hazar Şiir Akşamları’na davet edilen isimlere bakınca bu görüşümüzde ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıktı.

Etkinliklere davet edilen Yahya Akengin elbette iyi bir şairdir. Lakin bu ismin bugüne kadar neredeyse 15 kez bu etkinlikte şiir okuması için davet edilmesinin izah edilebilecek ve mazur görülecek bir tarafı yoktur.

Bu ve benzeri etkinlikleri belirli mahfillere ve lobilere havale edip bunu da ‘önemli etkinlikler yapıyoruz’ diyerek övünen resmi kurum yetkililerini hep birlikte maalesef izliyoruz.

Uzun süreden sonra bu yıl 26.sı yapılan Hazar şiir Akşamları da gösteriyor ki bu cephede değişen bir şey yok. Belirli kesimler artık ununu elemiş, eleğini asmış şairleri 15. kez davet ederek sözde icraat yapmanın hazzını yaşıyorlar.

Ve kendilerinin acizliklerini ve beceriksizliklerini setretmek amacıyla Hazar Şiir Akşamları’nı bilindik ve malum mahfillere havale ederek kamufle etmeye, dahası bunun sözde mutluluğunu yaşıyorlar.

Etkinliklerin bu yıl Sezai Karakoç adına düzenlenmesine ve bu konuda halkın beklentilerine karşılık verilmiş algısı oluşturma gayretlerine rağmen, Karakoç’un temsil ettiği sanat ve düşünce hayatının temsilcisi şairlere yer verilmemesi, art niyetli olunmasa bile öngörüsüzlüğün ve olayları farklı kliklere ihale etme kolaycılığının acı bir ve üzüntü verici bir tezahürü olmuştur.

Bu tablo ile adına şiir akşamları düzenlenen Sezai Karakoç’un hassasiyeti ve sanata bakışının farklı, düzenleme kurulunun öncelikleri ve hassasiyetlerinin farklı olduğu bir kez daha teyit edilmiştir.

Hazar Şiir Akşamları’na davet edilen Metin Önal Mengüşoğlu ismini de sembolik olarak listeye ekleyip gönül alma gibi bir nafile gayretin için giren Düzenleme Kurulu, ne yazık ki Yahya Akengin dışında toplumda kabul gören, tanınırlığı ve bilinirliği olan bir şair daha listeye ekleyememiş, bununla birlikte farklı ülkelerden davet ettikleri kendi ülkelerinde dahi yeterince bilinip tanınmamış isimlerle etkinliğin Uluslararası vasfını korumaya çalışmışlardır.

Geçtiğimiz yıllarda halkın ilgisi ve katılımının oldukça düştüğü etkinliklere, okullardaki Edebiyat ve Türkçe öğretmenleri ile öğrencilerin yazılı ve yoklama kozuyla zorunlu katılmaları sağlanmadığı takdirde, katılan şair sayısına eşit bir izletici kitlesine ancak ulaşacak etkinliklere yeni bir format ve anlayış getirilmesi konusunda ilgili kamu kurumlarının heyecansızlıklarını anlamak ve tek işi bu olan bürokratların da ‘istikrarlı ataletlerini’ aşmaları gerekiyor.

Düzenleme Kurulu, şairler konusunda yetersizlikleri kendileri de anlamış olacaklar ki ilimizin yetiştirdiği ünlü halk müziği sanatçısı Esat Kabaklı konseriyle durumu kurtarmaya çalışmışlar.

Gördüğümüz o ki Hazar Şiir Akşamları, başta Kültür Bakanlığı olmak üzere TİKA, Elazığ Valiliği, Elazığ Belediyesi ve diğer tüm kurumların desteğine ve önemli bütçeler harcamalarına rağmen halktaki karşılığını her yıl yitirmeye devam eden bir etkinlik olarak devam ediyor.

Önerimiz şudur ki bu etkinliklerden tüm kamu kurumları desteğini çeksin ve faaliyet özel kurumların sponsorluğu ve belirli edebî mahfillerin etkinliği olarak devam etsin.,

Bu olmayacaksa da düzenleme kurulunda, kamu adına kamunun bütçesini harcama yetkisini elinde bulunduran kamu kurumlarını temsil eden bürokratlar, sürekli kendini tekrar eden ve belirli şairlerin arzı-ı endam ettiği ve zamanla tüm etki ve saygınlığını yitirdiği bir faaliyet yerine, her yıl heyecanla ve sabırsızlıkla beklenen bir Hazar Şiir Akşamları oluşturulması yönünde gayret göstersinler. Halkın beklentisi de bu yöndedir.

05.10.2023

Süleyman Yapıcı

Günışığı Gazetesi