SEVGİNİN AİLE İLE BÜTÜNLEŞMESİ

Aile içi şiddet,

Kısa süren evlilikler,

Modernize adı altında boşanmalar,

Asrımızın en büyük problemleri.

Tüm bunların temelinde yatan sebep ise; sevgisizlik.

Aileyi yok eden,

Kalplerde onulmaz yaralar açan,

Geride çaresizlik içinde çırpınan gözü yaşlı evlatlar bırakan sevgisizlik.

Oysa Allah;

Size nefislerinizden, kendilerine ısınmanız için, zevceler yaratmış olması, aranızda bir sevgi ve esirgeme yapması da O’nun ayetlerindendir…[Rum: 21]   buyurarak eşler arasında bir sevgi ve muhabbet yaratmıştır.

Allah-u Teâlâ, ailenin varlığını koruyup devam edebilmesi için sevgiyi gönüllere bizzat kendisi koymuştur.

İlk aile serüveni ve sevgisi, ilk çift olan Hz. Âdem ve Havva ile başlamıştır.

Bu sevgi kıyamete kadar da devam edecektir.

Her nikâh kıyılırken geleceğe dair umutlarla kıyılır.

Hz. Âdem ve Hz. Havva,

Hz. Muhammed (s.a.s.) ve Hz. Hatice,

Hz. Ali ve Hz. Fatıma arasındaki derin muhabbet, ülfet ve sadakat anılarak onlar gibi güçlü bağlara sahip bir yuva olması için dualar edilir.

Bir yastıkta kocamaya” niyet ederek evlenen her insanın, ailesini korumak için emek vermesi beklenir.

Peygamberimiz (s.a.v.)’in aile yaşantısı da buna en güzel örnektir.

Cenab-ı Allah onu “habibim” diye sevdi, yeryüzüne gönderdi ve onu Hz. Hatice’nin sevgi/aşk dolu gözlerine emanet etti.

Bu sevgi/aşk Hz. Hatice’yi “bu ümmetin kadınlarının en hayırlısı[Buhârî, Enbiyâ 47; Müslim, Fedâilü’s-Sahâbe 69] yaptı.

Erkek ailesinin çobanıdır ve aile efradından sorumludur. Kadın kocasının, evinin çobanıdır ve onlardan sorumludur. Hepiniz çobansınız ve güttük/erinizden sorumlusunuz.[Buhari, Cum'a 11; Ahkâm 1; Müslim, İmaret 20] buyuran Hz. Peygamber, aile ile ilgili çerçeveyi en geniş şekliyle çizmiştir.

Aile ile bütünleşen sevgi; “muhabbet ve merhamet” duygularını ortaya çıkarır.

Ailede muhabbet;

Bir damlası, bir denizi mayalayabilecek güce sahip bir maya,

Kabuk bağlamış en derin yaraları iyileştirebilecek bir merhem,

Dağınık kalpleri kelimeler gibi bir dize üzerinde sıralamaya muktedir bir kalem,

Bütün bitkilere canlılık veren su,

Davranışlara sirayet edip onları güzelleştirebilecek yegâne iksir,

Onu taşımaya samimiyetle niyet eden her bedene uyan bir elbise gibidir.

Ailede merhamet;

Merhamet etmeyene merhamet edilmez[Buhâri, Tevhid 2,  Edeb 18; Müslim, Fedail 66; Tirmizî, Birr 16] düsturuyla ailenin de teminatı.

Aile ile bütünleşen sevgi; “sadakat ve adalet” kavramlarını ortaya çıkarır.

Ey insanlar, siz kadınları Yüce Allah’ın emaneti olarak aldınız![Müslim, Hac 19]

Müslümanın sığınağı, küçük dünyası, hatta küçük cenneti kendi hanesi yani aile hayatıdır.

Bu hanede emanete ihanet,

Emanete sadakatsizlik düşünülemez.

Adalet sadece mülkün temeli değil aynı zamanda ailenin de temelidir.

Adaletin olmadığı yani zulmün hâkim olduğu yerde huzur, mutluluk ve bereket olmaz.

Sizin en hayırlınız, ehline karşı en hayırlı olanınızdır. Ben eşlerine karşı en hayırlı olanınızım. Sizlerden hanımlarına iyi davrananı en iyiniz, onlara kötü muamele edeniniz ise en kötünüzdür.[İbni Mâce, Nikâh 50]

Aile ile bütünleşen sevgi; “kanaat ve sabır” duygularını geliştirir.

Kanaat ve şükür aile kurumunun en önemli iki esası,

Kanaat şükrün, şükür de mutluluğun anahtarıdır.

Andolsun, şükrederseniz elbette sizi (n nimetinizi) artırırım…[İbrahim: 7]

Sabır, birçok problemin ilacı olduğu gibi,

İnişli-çıkışlı, zaman zaman yokuşlu ve sıkıntılı aile yolculuğunun da ilacıdır.

… Şüphe yok ki Allah sabredenlerle beraberdir.[Bakara: 153]

Aile ile bütünleşen sevgi; “Hz. Peygamber (s.a.v.)’in sevgisi” gibi olmalıdır.

“Sizin en hayırlınız, ailesine karşı en iyi şekilde davrananlardır.” [İbn Mâce, 1992: Nikâh 50]

Çünkü o, sevmekte de eşsizdi… Sevmekte de örnekti...

Haftaya; “Sevginin Çocuk ile Bütünleşmesi” başlıklı yazımızla devam edelim inşallah.

 

22.02.2021

Süleyman Yapıcı

Günışığı Gazetesi