SEVGİNİN AMELLE BÜTÜNLEŞMESİ

Yalnızca Allah için sevmek,

Sevgiyi sadece Allah’a has kılmak,

Sevgiden hasıl olacak neticeye vasıl olmanın olmazsa olmaz şartıdır.

İmanın tadını alabilmenin en belirgin kıstaslarından biridir.

Her kim şu üç niteliği taşırsa, o kimse imanın tadını alır:

1. Allah ve Resûlünü her şeyden daha çok sevmek,

2. Sevdiğini yalnızca Allah için sevmek,

3. (İmandan sonra) tekrar küfre dönmeyi, ateşe atılacakmış gibi çirkin (ve tehlikeli) görmek.[Buhari, İman, 9]

Amelle bütünleşen sevginin mükâfatı ise şudur:

Yüce Allah kıyamet günü, ‘Nerede Benim rızam için birbirini sevenler? Benim gölgemin dışında hiçbir gölgenin bulunmadığı bugün onları gölgelendireceğim’, diye nida eder.[İbn Hanbel, Müsned, II, 370]

Sevginin amelle bütünleşmesi, gönlündeki sevginin dışarıya yansımasıdır.

Amelle bütünleşen sevgi; her şeyden önce “kardeşlik, birlik ve dostluğun” gelişmesini ve toplumsal hayatın güçlenmesini sağlayan önemli bir dinamiktir.

İslam toplumunun temeli sevgi üzerine bina edilmiştir.

… O, gönüllerinizi birleştirmişti. Ve O'nun nimeti sayesinde kardeş olmuştunuz…[Al-i İmran: 103]

Mü’minler ancak kardeştirler… [Hucurât: 10]

Dillere destan olan bu sevgi, Ensar ile Muhacirler arasındaki kardeşliktir.

Bu sevgi; manevî kardeşliği, hakiki dostluğu, kalpler arasında içten bir bütünleşmeyi, gerektiğinde sevdiğiyle bütünleşmek adına her şeyi göze alabilecek kadar güçlü bir diğerkâmlık kaynağıdır.

Amelle bütünleşen sevgi; “fedakârlık, yardımlaşma ve dayanışma” şeklinde de ortaya çıkar.

Seven, sevdiği için gerektiğinde her şeyini feda edebilen insandır.

Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça, gerçek iyiliğe asla erişemezsiniz…[Al-i İmran: 92]

Bu öyle bir sevgi ki;

Sizden biri kendisi için sevip istediği şeyi kardeşi için de istemedikçe, gerçek mü’min olamaz.[Buhari, İman, 7]

Amelle bütünleşen sevgi; “yaratılanı Yaratan’dan ötürü hoş görmeyi” ve “affedip bağışlamayı” bir hayat tarzı haline getirir.

Sen yine de affa sarıl, iyiliği emret ve cahillerden yüz çevir.[A’râf: 199]

… Yine de sen onları affet ve aldırış etme!..[Maide: 13]

Bizi öldürmeye gelen bizde dirilsin” ilkesiyle, Taif’te, Uhud’ta beddua yerine dua,

Mekke’nin fethinde Hz. Yusuf’un kardeşlerine dediği gibi “Bugün sizi kınayacak değilim. Haydi gidin, serbestsiniz!” diyen de yine o affedici Resûl en güzel örnektir. 

Amelle bütünleşen sevgi; “şefkat ve rahmet” duygularını ortaya çıkarır.

Sevginin temeli, şefkat ve merhamettir.

Merhamet olmayan yerde sevgi,

Sevgi olmayan yerde de şefkat ve merhametten söz etmek mümkün değildir.

Andolsun, size içinizden öyle bir elçi gelmiştir ki, sıkıntıya uğramanız ona ağır gelir. O, size çok düşkündür. Mü’minlere çok şefkatli ve çok merhametlidir.[Tevbe: 128]

Rahmet Peygamberi en güzel örnektir.

Ve seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.[Enbiya: 107]

(Unutmayın ki,) ben lanet okuyucu olarak gönderilmedim, rahmet olarak gönderildim![Muslim, Birr, 87]

Sevgi amelle bütünleştiği zaman;

Allah bir kulu sevdiği zaman Cibril'e: ‘Allah falanı seviyor, onu sen de sev!’ diye nida eder. Cibril de o kulu sever. Akabinde Cibril gök ahâlîsine: ‘Allah falan kulu seviyor, onu siz de seviniz!’ diye nida eder. Gök ahâlîsi de o kimseyi sever. Sonra yerde (ki insanların gönlüne) o kimse adına kabul ve sevgi konulur (da o kul, onu tanıyan Müslümanların sevgisine mazhar olur)[Buhari, Bed'ü'l-Halk,6]

… Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır… [Beyyine: 8]

Haftaya; “Sevginin Aile ile Bütünleşmesi” başlıklı yazımızla devam edelim inşallah.

15.02.2021

Süleyman Yapıcı

Günışığı Gazetesi