TEDBİR; AKLIMIZLA HER ŞEYİ KOKLAMAKTIR

Üç kelime ve üç kavram; tedbir, tevekkül ve takdir...

İnancımızın ve kültürümüzün bize öğrettiği üç değer...

İnsanlık tarihi boyunca başımıza gelen nice afet ve felaketlerle gündemimizden düşmeyen üç kelime; tedbir, tevekkül ve takdir...

Bu yıl ilimizde ve ülkemizde meydana gelen depremler, sel felaketleri ve tüm dünyada yaşanan COVID-19 / koronavirüs pandemisi ile birlikte hemen hemen herkesin telaffuz ettiği üç kelime; tedbir, tevekkül ve takdir...   

Önce tedbir, arkasından tevekkül ve sonrası ise takdir…

Evet, önce tedbir…

Tedbir sözlükte; “düşünmek, işin sonunu düşünerek gereği gibi davranmak, iyi yönetmek” demektir.

Tedbir; “bir konudaki muhtemel tehlike ve riskleri önceden görerek, gerekli önlemleri almak ve her çeşit ihtimale hazırlıklı olmak” demektir.

Tedbir; yapılacak işin sonunda karşımıza çıkabilecek olumsuzluklara şimdiden çözümler hazırlamak ve ihtiyatlı olmaktır.

Tedbir; bir işin arkasını görerek ona göre gereğini tayin edip önlem almaktır.

Tedbir; her işin sonunda olabilecek bütün ihtimalleri düşünerek en hayırlısını seçmektir.

Tedbir; maksada erişmek için lâzım gelen maddî ve manevî sebeplerin hepsine sarılmaktır/yapışmaktır.

Tedbir; içinde bulunduğumuz durumu hayra dönüştürmenin veya hayırdan koparmamanın formülüdür.

Tedbir; kulun cüz’i iradesini kullanması yani kulun tercihte bulunması ve seçim yapmasıdır.

Tedbir; Allah’ın insana verdiği yetenekleri kullanarak birtakım şeyler elde etmesidir.

Tedbir; insanın üzerine düşeni yapmasıdır.

Tedbir; başarının işaretidir.

Tedbir; her zaman ve her konuda, kâinatta câri olan fıtrî kanunlara riayet etmektir.

Tedbir; işimizi sağlam yapmaktır.

Tedbir; bilgeliğin aracıdır.

Tedbir; bir fiili duadır.

Tedbir; emniyetin gereğidir.

Tedbir; aklı kullanmanın zirvesidir.

Tedbir, Allah-u Teâlâ'nın verdiği aklı yerinde kullanmaktır.

Tedbir; Allah’a sığınmak ve O’nun rızasını kazanmak için atılan ilk adımdır.

Tedbir; sebeplere sarılmaktır.

Tedbir; bize verilen bu dünya hayatını en güzel şekilde değerlendirmektir.

Tedbir; emanete sahip çıkmaktır.

En basit anlamıyla tedbir; sabah namazını kaçırmamak için saat kurmaktır.

Tedbir; ilahi bir emirdir:

Ey iman edenler. Tedbirinizi alın…[Nisa:71]

Tedbir; karar verip azmetmektir. [Ali İmran: 159]

Tedbir; “Onlara (düşmanlara) karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet ve cihad için bağlanıp beslenen atlar hazırlamayın” emridir.[Enfal: 60]

Tedbir; sefere çıkıldığı zaman gerekli araştırmayı yapmaktır. [Nisa: 94]

Tedbir; Müminlerin hepsinin toptan sefere çıkmamalarıdır. [Tevbe: 122]

Tedbir; savaş ortamında cephede silahıyla birlikte salat-ı havf kılmaktır. [Nisa: 102]

Tedbir; Hz. Yusuf’un yedi yıl sürecek olan kıtlığı önleme becerisidir. [Yusuf: 47-48]

Tedbir; Hz. Yakub’un oğullarına nazara karşı; “Oğullarım, (Mısıra) hepiniz bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin…tavsiyesidir. [Yusuf: 67]

Tedbir; Hz. Musa’nın Firavun’un zulüm ve toplu imhasına karşı: “…Mısır’da kavminiz için evler hazırlayın. O evlerinizi namazgâh yapın…” emridir. [Yunus: 87]

Tedbir; Allah’ın Hz. Musa’ya; “kullarımı geceleyin götür… göç tavsiyesidir. [Duhan: 23]

Tedbir; Nebevî bir tavsiyedir.

Peygamberimiz (s.a.v.)’in ifadesiyle tedbir; deveyi sağlam kazığa bağlamaktır. [Tirmizi, Kıyamet, 60]

Tedbir gibi akıl, sakınmak gibi vera, güzel ahlak gibi izzet ve şeref yoktur.[İbn Mace, Zühd, 24]

Tedbir; bir işi yapmak istediğin zaman sonunu düşünmek, hayırlı ise yapmak, şerli ise yapmamaktır. [Muhtaru’l-Ehadis: 9]

Tedbir; hayatın yarısıdır.” [Deylemi]

Tedbir; yemek kapaklarının ve su kaplarının ağzını kapamak, kapıları örtmek/kilitlemek, yatarken kandilleri/lambaları söndürmektir. [Müslim, Eşribe 96, 99; İbni Mâce, Eşribe 16]

Tedbir; bir yerde bulaşıcı bir hastalık varsa oraya girmemek. Bulunduğunuz yerde bulaşıcı bir hastalık çıkarsa oradan çıkmamaktır. [Buhâri, Tıb: 19]

Rasulullah (s.a.s.)’ın hayatı bizim için her bakımdan en güzel örnektir. O’nun hayatında tedbirin en güzel örneklerini görmek mümkündür.

O’nun için tedbir; hicret esnasında Hz. Ali’yi kendi yatağına yatırması, Hz. Ebu Bekir’in evine öğle sıcağının en şiddetli olduğu ve herkesin evine çekildiği bir saatte yüzünü örterek gitmesi, kuzeye doğru değil de tam tersi bir yöne hareket etmesi, Sevr dağındaki mağarada birkaç gün gizlenmesi, gece yolculuğunu ve yolculukta işlek olmayan yolları tercih etmesidir.

Tedbir; bir savaşa gidileceği zaman bunu sadece yakın arkadaşlarına söylemesi, öncü birlikler göndermek suretiyle düşman hakkında bilgi toplaması, önemli mevkilere nöbetçi dikmesi ve onlara dikkatli olmalarını tembih etmesidir.

Tedbir; Bedir savaşında düşmandan önce gelerek savaş alanının stratejik noktalarını tutması ve savaştan önce alabileceği gerekli her türlü tedbiri alarak ordusunu dinlendirmesidir.

Tedbir; Uhud savaşında düşmanın, ordusunu arkadan kuşatmasını önlemek amacıyla ordunun arka tarafında kalan geçide okçularını yerleştirmesidir.

Tedbir; Hendek savaşında düşman gelmeden önce Medine’nin açık kısımlarına hendek kazdırmasıdır.

Tedbir; yıkılmaya yüz tutmuş bir mağaranın önünden geçerken yürüyüş temposunu hızlandırmasıdır.

Hz. Ali’nin ifadesiyle; “işten önce tedbir, pişmanlığa yer bırakmaz. 

Mevlana’nın ifadesiyle; “akıl sonradan ah çekmek için değil, düşünüp tedbir almak içindir.

Nasreddin Hoca’ya göre tedbir; derede abdest alırken yüzünü pabuçlarına doğru dönmektir.

Sonuç olarak tedbir; aklımızla her şeyi koklamaktır.

Allah, tedbir almakta aciz davranmayı kınar. Sen tedbire riayet et. Buna rağmen bir işe gücün yetmezse şöyle de: hasbünallahü ve ni’me’l-vekil (Allah bana yeter. O ne güzel vekildir.)[Buharî, Nikah: 121; Ebû Davud, Ekdıye: 28; Müsned, 3:298]

Haftaya “Tevekkül” inşallah…

29.06.2020

Süleyman Yapıcı

Günışığı Gazetesi