Lailahe illallah diyerek Ke­lime-i Tevhid'le iman daire­sine giren Müslüman: "Al­lah'tan başka İlah yoktur" derken bütün ilahları reddet­tiğini bilir. Allah'tan başkası­na ibadet etmez, kul olmaz. Bu kulluk müminin inanç ve düşüncesine hâkim olduğu gibi hareketlerine, ibadetle­rine, sosyal, siyasi ve ekon­omik düzenine de hakim ol­ması gerektiğini bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; kendisine açık ve gizli, maddi ve manevi her nimetin Allah'ın fazlından olduğuna inanarak tek Rezzak olarak Allah'ı tanır.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Allah'tan başkasına ibadet etmediği gibi Allah'ın izni olmadan Allah'tan başka­sının rızasını kazanmak için yapılan her işin şirk olduğunu bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; emretme, yasaklama, helal etme, haram kılma ve hüküm koyma yetkisinin sa­dece Allah'ın olduğunu bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Allah'ın izni olmaksızın Allah'tan başkasına itaat edil­meyeceğini bilir. Ne nefsine, ne şeytana, ne küfre, ne sapığa, ne bid’atçıya, ne fasığa, ne haddi aşana, ne gafile, ne sapıklığa çağırana ve ne de Allah'ın emrinden başkasına davet edenlere yapılan itaatin, onu kendine ilah edinmiş sayılacağını bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; İslam’ın hükümlerinden ister ibadet, ister iktisat, İs­ter muamelat, ister ahlakı, is­ter ictimaî veya diğer nizam­larının birinden hoşlanmamak diye bir şeyin olamayacağını bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; dünya hayatından çok ahiret hayatına önem verile­rek biricik hedef olduğunu bi­lir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Kitap ve sünnetten bir şeyle veya onların ehilleriyle alay edilemeyeceğini bilir. Mesela, kısas hükmünü kastederek tekrar "Göze göz, dişe diş" dönemine mi döne­ceğiz İslamî bir alamet olan sakal ile, veya sakaldan do­layı sakallı ile namaz kıldığın­dan dolayı namaz kılan ile alay etmenin insanı dinden çıkardığını bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Allah'ın haram kıldığını helal ve helal kıldığını haram kılmanın küfür olduğunu bilir. Allah'ın hükmünü bilmeden Allah ve Resulünden önce bu konuda görüşünü söyleye­meyeceğini bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Kur'an'dan ve Sünnet' ten geldiği kesinlikle sabit olan bir şeyi yalanlamak ve­ya Kur'an'da olmayan bir şe­yin Kur'an'dan olduğunu söylemek ve yalandan da olsa sünnetten olmayan bir şeye sünnettir demenin İmanı boz­duğunu bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Kâfir ve münafıkların dost edinilmeyeceğini ve Ehl-i Tevhid olan müminlerin sevilmesi gerektiğine inanır.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Her şeyde gayelerinin Allah olması gerektiğini iste­diğin zaman sevinen; nefis, dünya, şehvet ve paradan söz edildiği zaman bundan sıkılıp ve nefret edileceğini bi­lir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Allah'ı sıfatlarıyla, isim­leriyle sağlam bir şekilde ta­nımak gerektiğini, zatına ya­kışmayacak vasıfların ona af­fedilmeyeceğini bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Peygamberi sağlam bir şekilde tanımak, Allah'ın onu vasıfladığı gibi vasıflandırmak gerektiğini ve peygamberlik işinde Hz. Muhammed (S.A.V.)'den başkasına uy­manın küfür olduğunu bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Şehadet ehlinin küfürle itham edilemeyeceğini ve on­ların katlinin haram olduğunu bilir.

Lailahe illallah diyen Müslüman; Allah'ın kendisine layık gördüğü bir ibadetin başka­sına yapılamayacağını yani başkasına kurban kesilmey­eceğini, başkasına dua edile­meyeceğini ve Allah'tan başkasını yücelterek ona ye­min edilemeyeceğini bilir.

Evet, bunları yeniden düşü­nerek "Ey iman edenler! İman ediniz..." [1] emriyle yeniden tüm kalbimi­zle iman etmemiz ve ciddi bir şekilde ihlâsla düşüncele­rimizi, zevklerimizi, sevgileri­mizi, hayat tarzımı, dostluk ve düşmanlıklarımızı, ilişkile­rimizi inancımıza uygun bir şekle sokmamız ve buna uy­gun olarak arkadaşlıklar kur­mamız, düşmanlıkları ona göre ayarlamamız ve tüm çabalarımızı inancımıza uy­gun bir yapıya sokmamız ge­rektiğini artık idrak etmemiz gerekir.

01-08.1992

Süleyman Yapıcı

Sözün Özü

Paludevran Gazetesi