AHSEN-İ TAKVİM VE ESFEL-İ SAFİLİN OLAN İNSAN
Kur’an-ı Kerim'de Yüce Allah insanın iki özelliğini Tin Suresi, 4-5. ayetlerde şu şekilde belirtmiştir:
"Biz insanı en güzel biçimde (Ahsen-i takvim) yarattık.
Sonra onu aşağıların aşağısına (Esfel-i saf iline) çevirdik."
En güzel bir şekilde (surette) yaratılan insan, diğer yaratılan varlıklara göre en iyi cisim ve onlarda olmayan özellikler verilmiştir. İnsana düşünce, akıl, anlayış, ilim gibi yüksek kabiliyetler ve özellikler bağışlanmıştır. Bütün bunlarla beraber insanın ahsen-i takvim seviyesine ulaşabilmesi için, Allah'a, ahirete ve risalete iman ederek hayatı boyunca Allah'ın emir ve yasaklarını yerine getirerek salih amel işlemesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra insanların en yüksek seviyesine ulaşanlar ise peygamberlerdir.
Miraç olayı da özellikle peygamber (S.A.V.)'in pak siretine konmuş bir taçtır. Bu öyle bir taçtır ki, bütün peygamberler dâhil insanlık tarihinde hiçbir şahsiyetin başına konmamıştır. Bu da ahsen-i takvimde zirveye ulaşmasının en açık delilidir.
"En güzel şekilde yaratılan insan kendisine verilen bütün bu özelliklerini kötülük için kullanıyorsa, insan alçak bir duruma düşer ve öyle bir noktaya ulaşır ki, hiçbir mahlûkat ahlak bakımından o kadar düşemez" diyen merhum Üstat Mevdudi, bugün Bosna Hersek'te Müslümanlara uygulanan vahşet, zulüm, katliam, tecavüzleri daha iyi bir şekilde dile getirmesi açısından yukarıdaki ayetin yorumunu şu şekilde yapmış:
"Hırs, tamah, bencillik, şehvet düşkünlüğü, esrarkeşlik, alçaklık, gazab ve benzeri diğer adetler nedeniyle insan ahlak bakımından gerçekten en düşük seviyeye düşer. Olaya şu açıdan bakabiliriz; bir kavim diğer bir kavme düşmanlıkta bazen o kadar ileri gider ki, söz konusu kavme davranışında vahşi. Bir hayvandan da ileridir. Vahşi bir hayvan, başka hayvanları kendi yemeği olarak avlar Diğer hayvanlara katliam uygulamaz.
Ama insan kendi cinsinden olanlara katliam uygular. Vahşi Hayvan, yalnızca pençe ve dişlerini kullanır, ama en güzel şekilde yaratılmış olan insan, aklını da kullanarak yerleşim bölgelerini bir anda yok etmek için top, tüfek, tank uçak, atom bombası, hidrojen bombası ve diğer sayısız silahı icat eder. Vahşi hayvan, yalnızca yaralar ve yok eder. Ama insan, hayvanların hiç birinin yapamayacağı şekilde, kendi cinsine eziyet ve işkence araçları geliştirir.
Ayrıca insan, düşmanlarına olan intikam ateşini söndürmek için kadınlarını çıplak yürütecek kadar aşağıya düşer. Bir kadını birçok erkek kendi hevesine alet eder. Babalarının, bacılarının ve kardeşlerinin gözü önünde kadınların ismini rezil eder (Bosna Hersek’te olduğu gibi). Masum çocukları ana ve babaların önünde katleder. Kadınları kendi çocuklarını kanını içmeye mecbur eder (Bosna Hersek'te çocukların kuşbaşı doğranıp, etlerinin pişirilerek annelerine yedirilmesi gibi). İnsanları diri diri gömer veya yakar. Dünyadaki en vahşi hayvan! Dahi bu gibi vahşetleri işlemezler.
Aynı hal, başka kötü amellere yöneldiğinde de söz konusudur. Bu sahada mahlûkatın düşemeyeceği alçak seviyeye düşer. Hatta en mukaddes şeyi olan dininden saptığı zaman o kadar aşağı düşer ki, ağaçlara, hayvanlara, taşlara, erkek ve kadınlara, cinsi organlara tapmaya başlar. Tanrılarını memnun etmek için mabetlerde kadınlar görevlendirir ve sevap alacağız düşüncesi ile onlara zina yapılır. Mabud edindikleri Tanrı ve Tanrıçalara ahlaki bakımdan o kadar rezil amellere yönelir ki, en zelil insan bile ondan utanır."
Miracı idrak edeceğimiz şu günde, Rabbimizden niyazımız başta Bosna Hersek olmak üzere dünyanın her tarafında zulme uğrayan Müslümanlara hiç olmazsa dualarımızla destek olmak ve hiç bir mahlûkatın düşmediği seviyeye düşen zalimleri "Kahhar" adıyla kahretmesi için niyazda bulunmaktır.
Mirac'ın bütün Müslümanların uyanışına, dirilişine ve zulme, zalime karşı şahlanışına vesile olmasını vesile olmasını niyaz ederim.
09.01 / 24.01 1993
Süleyman Yapıcı
Sözün Özü
Palu devran Gazetesi